İSLAM ve OSMANLI

Anasayfa > Yıldırım > İSLAM ve OSMANLI

İSLAM VE OSMANLI
 
Her adımı tarih kokan kentin, tarihi yapılarla dolu ilçesi Yıldırım, asırlar boyunca üç kıtada, adaletle hüküm süren, bugün halen yönettiği coğrafyalarda, özlem, hasret ve övgüyle yâd edilen Osmanlı Medeniyeti’nin ilk izlerini taşıyor.
Yıldırım’da bulunan çok sayıda medrese ve cami Osmanlı ve İslam medeniyetlerinin en iyi mimari örnekleri arasında yer alıyor.
Bu tarihi yapılar Yıldırım’a büyük değer katarken, yetişen nesiller için de geçmişin tanıklığını yapıyor.
Dört bir yanı tarih kokan Yıldırım, yılın her dönemi Türkiye’den ve yurtdışından gelerek bu ihtişamlı yapıları görmek isteyen yerli ve yabancı turistleri ağırlıyor.
Kentin her adımında karşınıza çıkacak tarihi yapıların büyük kısmı Osmanlı Medeniyeti’ne ait. 
Örneğin, Bursa’nın kapılarını Türkler’e açan Balabanbey Kalesi, Osmanlı Askeri mimarisinin ilk örneklerinden.
Osmanlı’nın devletten imparatorluğa geçişinin ilk yansıması olan ve Yıldırım Bayezid ile Sultan Süleyman Han tarafından yaptırılan Yıldırım Bayezid Külliyesi de dönemin sosyal mimarisinin ilk örneklerindendir. Külliye, cami, medrese, imaret, hamam ve Osmanlı’nın ilk tıp fakültesi olma özelliği taşıyan Dârüşşifâ ile sonradan Süleyman Han tarafından yaptırılmış olan Yıldırım Bayezid türbesinden oluşuyor. Osmanlı mimarisinde ilk hastane binası olmasından dolayı bu külliyenin bir parçası olan Dârüşşifâ’nın mimarlık tarihinde önemli bir yeri vardır.
 
OSMANLI’NIN YENİDEN DOĞUŞUNUN SİMGESİ
 
Yine, aradan geçen asırlara ve teknolojik gelişmelere rağmen, orijinal çinilerinin birebir kopyalanamadığı Yeşil Türbe’nin de bünyesinde bulunduğu Yeşil  Külliyesi, Osmanlı’nın yeniden doğuşunun simgesidir. 
Osmanlı medeniyetinin manevi mimarlarından Emir Sultan adına yaptırılan Bursa’nın en yüksek kubbeli mabedi Emir Sultan Camii dini mimarinin ilk ve nadide örneklerini teşkil etmektedir.
700 yıldır tarihi ve kültürel dokusunu koruyarak, günümüze ulaşan Cumalıkızık da Osmanlı sivil mimarisinin en özgün yansımasıdır. Bu bağlamda UNESCO Dünya Mirası Listesi’ne alınıp hak ettiği değeri bulan ve tüm insanlığa mal olan Cumalıkızık, aynı zamanda Yıldırım’ın da dünyaya açılan kapısı durumundadır.
Geleceğini, bu kadim medeniyetin tarihi ve kültürel zenginlikleri üzerine inşa eden Yeni Yıldırım’ın öncelikli misyonunu, yüzyıllar öncesinden kalan bu değerli mirası geleceğe taşımak oluşturmaktadır.